Ardı ardına gelen işgal hükümetleri, şehri Yahudileştirmek ve Filistinlilerin genel görünümünü değiştirmek amacıyla, Kudüs’e yerinden etme, yıkım ve tahliye de dahil olmak üzere keyfi ve adaletsiz önlemler dayatmaya çalışıyor.
Kudüs Sosyal ve Ekonomik Haklar Merkezi başkanı Ziyad Al-Hamouri, “Kudüs’teki ev yıkımları ve tahliye politikaları son yıllarda, özellikle de yeni işgal hükümetinin şehirdeki Kudüslülerin sayısını azaltmak ve onları yerinden etmek amacıyla gücün dizginlerini devralmasının ardından, giderek daha şiddetli ve yoğun hale geldi” diyor.
Al-Hamouri, FİMED’a şunları ekledi: “Kudüs’teki ev yıkım prosedürü, birbirini izleyen işgal hükümetlerinin tüm köyleri yıktığı 1948’den beri var olduğunu ve bugün yasal bahanelerle hız artıyor.”
“Kudüs’te neredeyse her hafta 3 ev yıkılıyor ve bazen onlarca tesis yıkılıyor, Vadi ebu el-Humus’ta olduğu gibi bir günde 80 tesise ulaştığını” açıkladı.
Konuşmasına şöyle devam etti:
“Tehlikeli olan şu ki, Kudüs’te mahkeme kararları altında yaklaşık 23.000 yıkım emri var ve bunlar her an infaz edilebilir” dedi.
“Yılın başından bu yana Kudüs’te yıkılan yaklaşık 140 tesis var ve Kudüslü evlerin tahliyesi devam eden 19’a ek olarak” açıkladı.
