İsrail’in göçe zorladığı Kudüs’teki Şeyh Cerrah Mahallesi, Filistin direnişinin yeni sembollerinden biri. Mahallenin sembol ismi de Muna El Kurd. Yeni Şafak’a konuşan El Kurd, mahalledeki ablukayı Artık nefes alamıyoruz sözleriyle özetledi. “Bu büyük hapishanede kapana kısıldık. İşgalciler mahallenin girişine beton bloklar koydu. Akrabalarımız, arkadaşlarımız bizi ziyarete gelemiyor” diyen El Kurd, her şeye rağmen kararlı olduklarını ve evlerini terk etmeyeceklerini söyledi.
İsrail işgali altındaki Doğu Kudüs’te bulunan Şeyh Cerrah mahallesinde durum her geçen gün kötüleşiyor. Direnişin sembol isimlerinden olan Filistinli aktivist Muna El-Kurd, İsrail’in mahalleyi açık cezaevine çevirdiğini söyledi. Yeni Şafak’a konuşan El Kurd, kanunsuz olarak 2 aydır mahalleye girişin yasaklandığını anlattı: “Artık nefes alamıyoruz. Bu büyük hapishanede kapana kısıldık ve saldırılar sürüyor. İşgalciler mahallenin girişine beton bloklar koydu. Yakınlarımız bizi ziyarete gelemiyor. Hiç kimsenin mahalleye girişine izin verilmiyor.”
İşgalci İsrail askerleri, işgal altındaki Doğu Kudüs’te yer alan Şeyh Cerrah Mahallesi’nde tahliye edilmek istenen Filistinli aileler ile dayanışma için gelen yabancı aktivistlere müdahale ederek, 1 yabancı aktivisti gözaltına aldı.
İsrail güçlerinin, Doğu Kudüs’te yer alan Şeyh Cerrah Mahallesi’nde Filistinlilerin tahliyesine karşı çıkan göstericilere yönelik sert müdahalelerine bir yenisi daha eklendi. İsrail güçleri tarafından evlerinden tahliye edilmek istenen Filistinli ailelere destek olmak için onlarca yabancı aktivist, Şeyh Cerrah Mahallesi’nin girişinde bir araya geldi. Daha sonra ellerinde taşıdıkları Filistin bayrakları ve İsrail’i kınayan pankartlar ile Şeyh Cerrah Mahallesi’ne girmek aktivistler, İsrail askerlerinin sert müdahalesine uğradı. Müdahale sırasında birçok aktivisti darp eden İsrail askerleri, Filistin bayrağı taşıyan bir aktivisti ise göstericilerin tüm tepkilerine rağmen gözaltına aldı.
İŞLER KÖTÜYE GİDİYOR
İsrailli yerleşimcilerin silahlarıyla Şeyh Cerrah’a rahatça girebildiğini, İsrail polisinin de onları koruduğunu anlatan El-Kurd, “Burada biz hem polislerin, hem de yerleşimcilerin şiddetine maruz kalıyoruz. Şimdiye kadar 100’ün üzerinde kişi tutuklandı” dedi. Yargıtay’ın temyizi değerlendirmek üzere belirlediği duruşma yaklaştıkça işlerin daha da kötüye gittiğine dikkat çeken El-Kurd, mahkeme süreciyle ilgili şunları söyledi: “4 aile İsrail Yüksek Mahkemesi’ne sunduğumuz dilekçeyi dikkate aldılar. 20 Temmuz’dan önce bir duruşma yapılacak. Ancak Filistinliler olarak İsrail mahkemelerinin adaletine asla inanmıyoruz. Bu mahkemeler zaten yerleşimcilere hizmet etmek için kurulmuş. Her şeye rağmen kararlıyız ve evlerimizi terk etmeyeceğiz.”
İsrail Yüksek Mahkemesi’nin tahliye kararı ardından başlayan protestolar İsrail’in saldırıları sonrası tüm dünya çapında yayıldı. Protestoların başladığı günden bu yana İsrail polisinin uyguladığı şiddet dolayısıyla 300’den fazla insan yaralandı onlarcası gözaltına alındı. İsrail’in hava saldırısı ardından da 9’u çocuk 20 Filistinli hayatını kaybetti. Tartışmaların merkezinde olan Şeyh Cerrah’ın yaşadığı tarihsel serüveni sizler için derledik.
Son aylarda gündemden düşmeyen Şeyh Cerrah mahallesi krizinin yeni olmadığına dikkat çeken El-Kurd, şöyle konuştu: “İlk olarak 1967 yılında evleri zorla ele geçirmeye başladılar. Kadın, çocuk, yaşlı demeden evlerin kapı ve pencerelerini kırıp insanları yerlerinden ettiler. O günden bugüne kadar mahalle sakinleri bu sorunlarla boğuşuyor. Şimdi yaşadığımız evin yarısına bir yerleşimci gelip oturdu. Sürekli huzursuz olmamız için evimizdeki yerleşimcileri değiştiriyorlar. Her gün kabusu yaşıyoruz ve daha da kötüye gidiyor.”
Hukuksuzluğu dünyaya duyurdu
Muna ve ikiz kardeşi Muhammed el-Kurd’un da aralarında bulunduğu Filistinli aktivistler, Şeyh Cerrah’ta yaşananlara dikkat çekmek için Twitter’da #SaveSheikhJarrah etiketiyle kampanya başlatmış, bu etiket kısa sürede dünya gündemine girmişti. İsrail polisleri, 6 Haziran’da El-Kurd’un evine baskın düzenleyip iki kardeşi gözaltına almış, uzun bir sorgu sürecinden sonra serbest bırakmıştı. Instagram’da 1,5 milyon takipçisi olan Filistinli aktivist, yaptığı paylaşımlarla Şeyh Cerrah’ta yaşanan hukuksuzluğu dünyaya duyuruyor.
