BM Raportörü: Soykırım Raporunu Hazırlamaya Başladığımdan Beri Hep Tehdit Edildim
BM’nin İşgal Altındaki Filistin Toprakları Özel Raportörü Francesca Albanese, İsrail işgal rejiminin Gazze’de işlediği suçlarla ilgili raporunu hazırlamaya başlamasından itibaren sürekli tehditlere ve saldırılara maruz kaldığını dile getirdi.
Albanese, BM İnsan Hakları Komitesi’ne sunduğu ve İsrail işgal rejiminin Gazze’de 6 aydan beri sürdürdüğü savaşla ilgili raporu hakkında düzenlediği basın toplantısında raporun ayrıntıları hakkında da bilgi verdi.
Albanese, işgal güçlerinin Gazze’de soykırım uygulamasını üç yoldan sürdürdüğünü, bunların da bölgedeki Filistinlilerin öldürülmesi, göçe zorlanmaları ve kendilerine kısmen ya da tamamen fiziksel yıkıma yol açan hayat şartlarını dayatmak olduğunu dile getirdi.
Albanese, işgal rejiminin savaşında yasaklı silahları kullandığını ve işgal altındaki Filistin topraklarında daha önce başvurulmamış olan aç bırakma politikasına başvurulduğunu belirtti.
Albanese, İsrail’in yapmak istediğinin Filistin topraklarını Filistinliler açısından yaşanması imkansız bir hale getirmek olduğuna, işgal güçlerinin başvurduğu uygulamaların da onların her şeyi yıkma amacında olduklarını yansıttığına bunun ise bir soykırım politikası olduğuna dikkat çekti.
Albanese, İsrail’in Hamas’ı tamamen bitirmek amacıyla yola çıktığı iddiasında bulunduğunu ancak başvurduğu uygulamaların binlerce Filistinli sivilin ölmesine neden olduğunu dile getirdi.
BM Raportörü dünyadan İsrail vahşeti karşısında harekete geçmesini ve onu uluslararası hukuka riayet etmeye zorlamasını isterken İsrail’in Gazze’de işlediği suçlara kendince gerekçeler bulmak için uluslararası hukukla oynadığını hatırlattı.
Albanese Filistin halkının aslında 47 yıldan beri soykırım uygulamasıyla karşı karşıya olduğunu belirtirken; “1948 Savaşı’nın bir soykırım olup olmadığı konusunu netleştirmek için de daha fazla araştırma yapmaya ihtiyacımız var.” ifadesini kullandı.
Albanese Gazze’deki soykırımla ilgili raporunu dün (26 Mart Salı) BM’ye bağlı İnsan Hakları Komitesi’nin 55’inci oturumunda takdim etmişti.
Raporda, İsrail’in 7 Ekim’den bu yana Gazze’ye yönelik olarak kesintisiz bir şekilde sürdürdüğü savaşın bölgeyi tamamen yerle bir ettiği, bu savaşta 30 bin Filistinlinin öldürüldüğü ve bunlardan en az 13 bin kişinin çocuk olduğu vurgulanıyor.
Raporda, İsrail’in savaşında ayrıca 71 binden fazla insanın yaralandığı bunların da birçoğunun çocuk olduğu belirtiliyor.
Rapora göre Gazze’deki meskun binaların %70’ten fazlası İsrail saldırılarında yıkıldı. Bölge ahalisinin %80’den fazlası evlerini terk ederek başka yerlere sığınmaya mecbur edildi.
Raporda halen çok sayıda cesedin enkaz altında olduğuna, ayrıca sivillerden çok sayıda insanın tutuklu bulundurulduğuna dikkat çekildi.
Bu tür gerçeklerin, İsrail’in Gazze’de soykırım yaptığına inanmak için yeterli miktarda ve kesin gerekçeler bulunduğunu açık bir şekilde gözler önüne serdiği vurgulandı.
Siyonist işgal rejiminin Gazze Şeridi’ne yönelik soykırım savaşı şimdiye kadar çoğu çocuklardan, kadınlardan ve yaşlılardan olan on binlerce insanın şehit edilmesine, 80 bine yakın insanın yaralanmasına, bölgenin tamamen harabeye çevrilmesine sebep olduğu gibi işgal rejiminin kasıtlı uygulamaları ve bölgeye gıda maddelerinin girmesini engellemesi sebebiyle büyük bir açlık krizi yaşanıyor. Ancak uluslararası güçler ve kurumlar henüz işgal rejiminin bu vahşetini durdurmak için herhangi bir girişimde bulunmuş değil.
