Muhammed ve Mahmud el-Aride esirlerin avukatı, işgal güçleri onları tutuklamadan Gilboa hapishanesinden kaçmayı başardıktan sonraki süreçle ilgili yeni detayları açıkladı.
Avukat, tutuklu Muhammed el-Aride’nin, işgalin rutin bir incelemesi sırasında Zakaria Al-Zubaidi ile birlikte son anda tesadüfen tutuklandığını söylediğini aktardı ve kaçmaya çalıştığını ancak çok sayıda işgal askeri nedeniyle kaçamadığını da sözlerine ekledi.
Esir, (duvara kafayla vurma, şiddetli dayak, yemek ve uykudan yoksun bırakma, bedenen soyunma, tedaviden yoksun bırakma) gibi birçok işkenceye maruz kaldı.
Avukat, işgal memurlarının esir Muhammed’e “Yaşamayı hak etmiyorsun” dediğini ifade etti. Ayrıca, 20’den fazla işgal görevlisinin, iç çamaşırı da dahil olmak üzere kıyafetlerini çıkardıktan sonra kendisini sorguya çektiğini belirtti ve saatlerce çıplak kaldı.
Avukat şöyle devam etti, “Mahkum beş gün boyunca sadece birkaç saat uyudu, ayrıca kol saatinin kendisinden alınmasından sonra namaz vakitlerini, saati, tarihi hakkında bilgi sıkıntısı yaşadı.
Avukat, esir el-Aride’nin, “Tünelden çıktıktan sonraki birkaç günlük özgürlüğü, onu 22 yıllık tutukluluktan kurtardı ve tutukluya geri dönüşün onu hiçbir şeyle suçlamadığını” söylediğini aktardı.
Mahkum Mahmuh el-Aride, tünelin kazılmasından kendisinin sorumlu olduğunu ve kazı sürecinin geçen yılın Aralık ayında başladığını doğruladı.
Altı Filistinli mahkum, 6 Eylül’de, işgal altındaki Batı Şeria sınırından yaklaşık 4 km (2,5 mil) uzaklıkta, maksimum güvenlikli bir hapishane olan Gilboa hapishanesinden firar etti.
Filistinli STK’lara göre, 2021’in başından bu yana İsrail güçleri, kadın ve çocuklar da dahil olmak üzere 5.500’den fazla Filistinliyi topladı.
